Türkiye Ekonomisi: Mayıs Enflasyonu

Enflasyonda 2018 yılındaki kalıcı düşüşe adım adım…

Enflasyon beklentiler doğrultusunda aylık bazda %0,45 artış gerçekleştirerek sürpriz yapmadı. Yıllık enflasyon 9 yılın zirvesinden gerileyerek %11,72 seviyesinde gerçekleşti. ÜFE aylık bazda yükselişinde ivme kaybetmeye devam etti ve Mayıs ayında %0,52 yükseliş kaydetti.

Dikkat Çeken Noktalar:

  • Vergi düzenlemeleri, kur geçişkenliği ve enerji fiyatları gibi enflasyonun yükselişinde etkili olan faktörlerin etkisinin nispeten hafiflemesiyle enflasyon yukarı yönlü hareketine ara verdi.
  • Emtia fiyatlarındaki seyir ve anket göstergelerinde gözlemlediğimiz fiyat baskısının hafiflediği yönündeki göstergeler, ÜFE verisindeki ivme kaybıyla teyit edildi.
  • Gıda fiyatları hala 10 yılın en yüksek seviyelerinde bulunmayı sürdürüyor, beklenen düzeltmeyi gerçekleştirmesi halinde manşet enflasyonun yaz aylarında tek haneli seviyelere gerilediğini görebiliriz.
  • Sonbaharla birlikte baz etkisinin belirginleşmesiyle enflasyonda tekrar bir yükseliş beklemekteyiz.
  • Bununla birlikte yaz aylarında geçici görebileceğimiz enflasyondaki düşüşün 2018 yılında yerini kalıcı düşüşe bırakacağını öngörmekteyiz.

Resim1.png 

Gıda Enflasyonu Trendin Dışında

Mayıs ayında 0,45 puanlık enflasyonun ana kaynaklarına baktığımızda gıda fiyatları ve ulaştırma kalemi 0,11 puan negatif katkı sağlarken; giyim kalemi 0,41 puan enflasyonu yukarı çekti.

Enflasyonun aylık bazda yükselişinde giyim fiyatları belirleyici olsa da bu kalemin aylık artışı %5,97 ile Mayıs ayı için 2003-2017 ortalaması olan %9,1’in altında. Ancak bu durumda büyük ölçüde giyim kalemindeki yöntemsel değişiklikten dolayı kaynaklanıyor. Dolayısıyla ana eğiliminde iyileşme daha sınırlı.

İşlenmemiş gıda fiyatları Mayıs ayında %0,7 gerilerken; yıllık gıda enflasyonu baz etkisiyle birlikte yükselişini sürdürdü ve %17,4 seviyesinde gerçekleşti.

Şekil 1’de gözlemleyeceğimiz üzere gıda fiyatları trendinden belirgin bir şekilde sapmış durumda. Yaz aylarında genelde düşüş kaydeden gıda fiyatlarını göz önüne aldığımızda bu durumun gerçekleşmesi halinde manşet enflasyonda belirgin bir düşüş görmemiz mümkün olabilir.

   Şekil 1: Gıda Fiyatlarının Gelişimi

Resim2.png           Kaynak: TÜİK, Ziraat

Gıda Enflasyonu Trendin Dışında

Ocak ayında %3,98’e ulaştıktan sonra yükselişinde ivme kaybına uğrayan ÜFE endeksi Mayıs ayında %0,52 artış gösterdi. Petrol fiyatlarının OPEC anlaşması sonrası USD 50 seviyesinde hareket etmesi ve TL’nin Mayıs ayında istikrarlı seyrini sürdürmesi ÜFE’yi olumlu etkileyen faktörler.

İktisadi yönelim anketi ve PMI verisi gibi anket göstergeleri enflasyonist baskıların Mayıs ayında azaldığına işaret ederken; hard data olan ÜFE verisindeki ivme kaybının devam etmesi de bu durumu doğruladı.

  Şekil 2: Birikimli Kur Şoku ve Çekirdek Enflasyonun Seyri (Sepette 4 seviyesinin üzerinde değer kaybı olmadığı varsayıldı)

Resim3.png            Kaynak: Bloomberg, Ziraat

​ ​​​​​​​​​​​​​​​​​​​​​​​​​​​​​​​Manşet enflasyondaki gerilemeye karşın çekirdek enflasyonun yatay seyretmesi ve enflasyonda orta vadeli görünümü dikkate alan Merkez Bankası’nın geçici dalgalanmalara erken tepki vermeyeceğini göz önüne alırsak bankanın para politikasında mevcut durumda bir değişikliğe gitmeyeceğini düşünüyoruz. Enflasyonun, bu sene yükselişinde etkili olan faktörlerin yıl boyunca etkisinin kademeli olarak azalması beklenmekte. Ancak özellikle sonbahardaki baz etkisi nedeniyle ancak 2018 yılına başlangıç yaparken enflasyonda kalıcı düşüşle karşılaşmamız beklenmekte.