Koronavirüs salgınının etkisiyle yavaşlamaya başlayan ekonomik aktivite, dış ticarette yavaşlama ve 6 ay ertelenen bazı vergilerin ilk etkisini gelirler kaleminde görüyoruz. Ötelenen tahsilatlarla vergi gelirleri yıllık %10 gerilemiş durumda. Harcamalar kısmında ise faiz harcamalarındaki düşüşe karşın faiz dışı harcamalarda artış göze çarpıyor. Salgınla bağlantılı olarak örneğin tıbbi malzeme ve ilaç alımları yıllık %926 artmış. Bununla birlikte faiz dışı harcamalardaki %18'lik artışın sınırlı olduğunu düşünüyoruz. Zira geçen yıl faiz dışı harcamalar ortalama %21 yükselmişti. Dolayısıyla harcamalardaki artışın ortalamaya yakın bir resim çizdiğini görüyoruz.
İlk 3 ayın performansına baktığımızda geçtiğimiz seneye göre daha iyi bir resme sahibiz. 2019 yılının ilk 3 ayında 36,1 milyar TL olan bütçe açığı, bu sene aynı dönemde 29,6 milyar TL'de bulunuyor.
Küresel arenada salgına karşın bütün ekonomiler para ve maliye politikalarındaki alanlarını kullanmayı sürdürüyor. Bu doğrultuda da küresel toplam borçlar 255 trilyon dolara ulaşarak ülkelerin toplam gayri safi yurt içi hasılasının 3 katını aştı. Salgına karşı senkronize biçimde verilen mali teşviklerin borç yükünü küresel anlamda bu sene daha da artıracağı öngörülmekte. Neticede maliye politikaları tarafından yurt içinde de ekonomiye desteğin sürmesini beklemekteyiz, bu görüntü ışığında da bütçe dengesi /GSYH oranının %3'e doğru hareketini kısa vadede hızlandırabileceğini düşünebiliriz. Bununla birlikte küresel ekonomi ve yurt içi ekonomi en kötüyü geride bırakıp toparlanmaya başladıkça başta vergi gelirleri olmak üzere gelirlerdeki toparlanma ile kayıpların kısmi telafi edilebileceğini düşünüyoruz. Üstelik bazı teşviklerin vergi ötelenmesi şeklinde olması da gelirlerdeki kaybın önümüzde dönemde kısmi telafi edilebileceğine de referans veriyor. Dolayısıyla ikinci çeyrekte bütçe dengesinde kısmi baskı görsek de salgının kontrol altına alındığı bir ortamda yılın ikinci yarısı itibarıyla toparlanma eğilimine gireceğini düşünmekteyiz.
Büyüme ile vergi gelirleri eşanlı ve aynı yönde bir görünüm sergilemekte. Aşağıdaki döngü tablosunda vergi gelirleri ile büyüme ilişkisini kısaca özetlemeye çalıştık.
Bütçe Gelirlerine Bir Bakış
Salgının etkisiyle dahilde alınan KDV başta olmak üzere kurumlar ve gelir vergisinde yıllık düşüş görüyoruz. Kurumlar ve gelir vergisi toplam gelirin yaklaşık %21'ini oluşturmakta. Gelirlerdeki kaybı ise toplam gelirlerinin %28'ini oluşturan ÖTV gelirleri ile toplam gelirin %3,6'sını oluşturan BSMV kalemi sınırlı da olsa telafi etmiş. Toplam gelirlerin %8'ini oluşturan damga vergisi ve harçlarda da yıllık olarak artış görmekteyiz.
Enflasyondan arındırıp reel olarak da incelediğimizde vergi gelirlerinde en büyük düşüşü, gelir ve kurumlar vergisini içeren dolaysız vergi gelirlerinde görmekteyiz. Burada Haziran 2012'den bu yana ki en büyük düşüş olan yıllık %27'lik gerileme görmekteyiz. 5 ay aradan sonra dolaylı vergilerde (ÖTV, dahilde alınan KDV, MTV) reel olarak düşüş gözleniyor, yıllık %16'lık düşüş son 11 ayın en büyük düşüşü. Tek seferlik gelirler olarak tabir edilen diğer gelirlerde de reel yıllık %31 düşüş görmekteyiz.
Diğer gelir kaleminde Teşebbüs ve Mülkiyet Gelirleri kaynaklı yıllık düşüş gözlemliyoruz. Ancak diğer gelir kaleminde Alınan Bağışlar ve Yardımlar ile Özel Gelirlerin ve Faizler, Paylar ve Cezalar kaleminin yıllık artış sergilediğini ve buradaki kaybı kısmi telafi ettiğini görüyoruz.
Detaylarda ise dahilde alınan KDV'deki düşüşün kaynağını beyana dayalı olan KDV'deki yıllık %470 düşüş oluşturmuş.
ÖTV'deki artışa ise yıllık %125 artışla motorlu kara taşıt vergisi ile ona yıllık %69 artışla tütün mamulleri vergisindeki artış öncülük etmiş. Motorlu taşıtlardan elde edilen ÖTV, 16 aylık daralma ardından son 7 aydır artış eğiliminde ve şubat ayında reel olarak %195 artmıştı, mart ayında ise %101 artmış durumda. İlk çeyrekte otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı yıllık %40,6 artış sergilemişti.
Şekil 1. Gelirler, kümülatif olarak düşüş eğilimine yöneldi.
Bütçe Giderlerine Bir Bakış
Salgından en fazla etkilenen sektörler öncelikli olmak üzere tüm sektörleri kapsayacak bir dizi destek ve önlemin hayata geçirilmesiyle birlikte harcamalarda da artış görmekteyiz.
Toplam harcamaların yaklaşık %25'ini oluşturan personel giderlerinde, sağlık personeline yönelik düzenlemelerin de etkisiyle ek çalışma karşılıklarının artmasıyla yıllık %19,7 artış görmekteyiz.
Harcamaların %43 ile en büyük payı oluşturan cari transferlerde ise yıllık %23,9'luk artış gözlenmekte.
Sermaye transferleri (bir başka kuruma sermaye malı alması için yapılan transferler) yıllık %46 artmış durumda. Sermaye giderleri (fiziki yatırım harcamaları) ve faiz giderleri ise yıllık olarak düşüş gösterdi.
Mal ve hizmet alım giderlerinde ise Güvenlik ve Savunmaya Yönelik Mal, Malzeme ve Hizmet Alımları ile Tıbbi Malzeme ve İlaç Alımlarının belirleyici olduğunu görüyoruz.
Şekil 2. Mal ve hizmet giderleri ile cari transferler yönünü hafif yukarı çevirdi.
Bilgi Notu: Alınan Önlemler ve Teşviklerden Bazıları
Perakende, AVM, demir-çelik, otomotiv, lojistik-ulaşım, sinema-tiyatro, konaklama, yiyecek-içecek, tekstil-konfeksiyon ve etkinlik-organizasyon sektörleri için muhtasar ve KDV tevkifatı ile SGK primlerinin nisan, mayıs ve haziran ödemeleri 6'şar ay ertelenmektedir.
Konaklama vergisi kasım ayına kadar uygulanmayacaktır.
Otel kiralamalarına ilişkin irtifak hakkı bedelleri ve hasılat payı ödemeleri nisan, mayıs ve haziran ayları için 6 ay süre ile ertelenmektedir.
Kovid-19 salgını ile ilgili tedbirlerden etkilendiği için nakit akışı bozulan firmaların bankalara olan kredi anapara ve faiz ödemeleri asgari 3 ay ötelenecek ve gerektiğinde bunlara ilave finansman desteği sağlanacaktır.
Kredi Garanti Fonu'na sağlanan destek 25 milyar liradan 50 milyar liraya çıkartılacaktır.
İç havayolu taşımacılığında 3 ay süre ile KDV oranı yüzde 18'den yüzde 1'e indirilecektir.
500 bin liranın altındaki konutlarda kredilendirilebilir miktar yüzde 80'den yüzde 90'a çıkartılacak, asgari peşinat yüzde 10'a düşürülecek.
En düşük emekli maaşını 1.500 liraya yükseltilecek. Emeklilerin bayram ikramiyesi nisan ayı başında ödendi.
Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığının belirlediği kriterlere göre ihtiyaç sahibi ailelere yapılacak nakdi yardımlar için ilave 2 milyar liralık bir kaynak ayrılacak.