Yabancı yatırımcılar, 22 Kasım ile biten haftada hem hisse senedi hem de DİBS/tahvil tarafında alım yönlü hareket etti. Söz konusu piyasalara haftalık bazda giriş yapan net toplam yabancı sermaye miktarı yaklaşık USD 665 milyon seviyesinde gerçekleşti.

Bu kapsamda, 2019 yılı başından bu yana toplamda USD 2 milyarlık net sermaye çıkışı gözlenmekte. Geçen yılın aynı döneminde bu tutar, USD 113 milyon seviyesinde gerçekleşmişti.

Yabancı yatırımcılar, yurtiçinde 15 – 22 Kasım haftasında hisse senedi piyasasında USD 541,4 milyonluk alım, repo hariç DİBS tarafında ise USD 123,8 milyon tutarında alım gerçekleştirdi. Özellikle yabancıların, hisse senedi tarafında 22 Kasım haftasında USD 301,3 milyonluk alımla yaklaşık son 44 ayın en yüksek hacimli haftalık alımını gerçekleştirdikleri dikkat çekmekte.  Yabancı yatırımcıların, repo hariç DİBS tarafında ise son 2 haftadır alım yönlü davranması ve ilgili dönemde toplam USD 129,3 milyonluk alımla giriş tarafına geçtikleri gözlenmekte.
2019 yılı başından bu yana (4 Ocak – 22 Kasım haftalarında) toplamda USD 2,03 milyarlık net sermaye çıkışı gözlenmekte. Geçen yılın aynı döneminde ise, hisse senedi piyasasında USD 1,2 milyarlık çıkış ve repo hariç DİBS tarafında ise USD 1,04 milyar tutarında giriş olmak üzere, net USD 113 milyonluk sermaye çıkışı görülmüştü.

Yılbaşından itibaren hisse senedinden kaynaklanan giriş USD 990 milyon seviyesinde.

Yılbaşından bu yana yabancıların, DİBS tarafında ise çıkış yönlü olduğu gözleniyor. Yabancıların, yılbaşından bu yana repo hariç DİBS tarafında USD 3,02 milyar seviyesinde satış yaptığı gözlenmekte. 

TCMB'nin bugün yayınladığı Finansal İstikrar Raporu'nda, finansal koşullardaki ılımlı gevşeme ve risk iştahının dalgalı seyri neticesinde GOÜ'lere yönelen portföy akımlarının tahvil ve hisse senedi piyasaları açısından farklılaşmakta olduğu görülmektedir. Özellikle, artan küresel ticaret gerilimi ile küresel büyüme ve başta Çin ve Hindistan olmak üzere GOÜ'lerin büyüme görünümüne ilişkin endişeler nedeniyle hisse senedi piyasalarından portföy çıkışları yaşanmıştır. Öte yandan, gelişmiş ülke para politikalarındaki normalleşme sürecinin sona ermesi GOÜ tahvillerine yönelik portföy akımını desteklemiştir. Bu kapsamda, önümüzdeki dönemde GOÜ'lere yönelik portföy akımlarındaki dalgalı seyrin devam edebileceği öngörülmektedir.

Resim4.pngResim5.png

Resim6.png 

Hisse senetleri piyasasındaki yabancı payının ise 22 Kasım tarihinde %63,62 seviyesinde gerçekleştiği ve son 50 haftanın en düşük seviyesine gerilediği gözlenmekte. Yılbaşından bu yana borsada yabancı payı en yüksek seviyeyi %66,16 seviyesi ile  25 Ocak haftasında görmüştü.

Tahvil piyasasındaki yabancının payı ise, yılbaşındaki %15,03 seviyesinden gerilemesini kademeli bir şekilde sürdürerek, 22 Kasım haftasında ise %10,36 seviyelerine kadar gerilediği görülmekte. Söz konusu payın, bununla birlikte 18 Ekim haftasında %10,19 seviyesine kadar gerileyerek verinin tutulmaya başladığı Haziran 2012'den bu yana en düşük seviyesinde gerçekleşmesinin ardından, kısmi toparlandığı gözlenmekte.

Yabancı yatırımcıların toplam DİBS portföyü ise, 22 Kasım haftasında USD 15,8 milyar ve hisse senedi portföyü ise USD 31,4 milyar seviyesinde bulunuyor. 2019 yılı ocak ayı başında ise stoklar sırasıyla USD 17,7 milyar ve USD 27,7 milyardı.

Repo hariç toplam DİBS stoku ise, 22 Kasım haftasında yaklaşık USD 15,4 milyar seviyesinde bulunuyor. Bu tutar, 2019 yılı ocak ayı başında ise yaklaşık USD 17,4 milyardı.​