2016 Faaliyet Raporu
YÖNETİM KURULU BAŞKANI’NIN DEĞERLENDİRMESİ

Sektörün lider bankası olan Ziraat Bankası, geçmiş yıllarda olduğu gibi sektörden daha hızlı bir kredi büyümesi gerçekleştirerek hem reel sektörün hem de bireylerin finansman ihtiyaçlarını en uygun şekilde karşılamayı sürdürmüştür.

2016 GELİŞMİŞ ÜLKELERİN PARA POLİTİKASI KARARLARI, ABD BAŞKANLIK SEÇİMLERİ, İNGİLTERE’NİN AVRUPA BİRLİĞİ’NDEN ÇIKIŞ (BREXİT) KARARI VE PETROL FİYATLARINDAKİ TOPARLANMA İLE 2016 YILINI GERİDE BIRAKTIK.

Gelişmiş ülkelerin para politikası kararları, ABD Başkanlık seçimleri, İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkış (Brexit) kararı ve petrol fiyatlarındaki toparlanma ile 2016 yılını geride bıraktık. 2016 yılında Avrupa ve Japonya Merkez Bankaları genişleyici adımlarını sürdürdü ve benzer şekilde, Başkanlık seçimleri sonrası ABD Merkez Bankası da (Fed), Aralık ayında 2015 yılına benzer şekilde 25 baz puan faiz artışına gitti.

ABD ekonomisi, istihdam piyasasındaki güçlü görünümün korunduğu, ekonomik büyümenin ve enflasyonun ılımlı seyrettiği bir ortamda Başkanlık seçimi odaklı bir yılı geride bıraktı. Ekonomik görünümün güçlü duruş sergilemesi, Fed’in 2016 yılı sonunda faiz artırımına ve Fed üyelerinin 2017’ye yönelik faiz artış beklentilerini ikiden üçe çıkarmalarına imkân sağladı. Buna karşın Fed’in faiz artışlarını kademeli sürdüreceği beklentisi, Fed’in faiz artırımı kaynaklı olumsuzluklarını hafifleten bir etken oldu. ABD’de yeni yönetimin genişleyici maliye politikalarını uygulamaya geçirmesi halinde enflasyon ve büyümede artış olacağı beklenmektedir. Dolayısıyla ABD Başkanı Donald Trump’ın seçim vaatlerinin ne kadarının gerçekleşip gerçekleşmeyeceği, Fed’in 2017 yılındaki politika normalizasyonunda ana belirleyici faktörlerden biri olacaktır.

%52OPEC ÜYESİ VE ÜYE OLMAYAN ÜLKELERİN 2008 YILINDAN BU YANA İLK DEFA, ÜRETİMİN SINIRLANDIRILMASI ANLAŞMASINA VARMASI PETROL FİYATLARININ %52 ORANINDA YÜKSELMESİNİ SAĞLADI.

2016 yılı Euro Bölgesi’nde popülist hareketlerin arttığı ve başta İtalyan bankaları ve Deutsche Bank’a dair gelişmelerin etkisiyle bankacılık sektörüne ilişkin risklerin öne çıktığı bir sene oldu. İngiltere ve İtalya’daki referandumun sonucu piyasalar tarafından olumsuz karşılansa da piyasalardaki dalgalanma kısa süreli oldu. Önümüzdeki süreçte Avrupa’nın önde gelen ülkelerindeki seçimler geleceğe dair risk faktörü olsa da Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) varlık alım programını Aralık 2017’ye kadar uzatması siyasi gelişmelerin piyasa etkisini baştan sınırlandırdı. ECB, aylık alım tutarını 80 milyar Avro’dan 60 milyar Avro’ya düşürse de piyasaya likidite sağlayarak iktisadi faaliyeti desteklemeyi sürdürmektedir. İngiltere Merkez Bankası (BoE), Haziran ayındaki Brexit kararı ardından politika faizini 2009 yılından beri ilk kez rekor düşük seviye olan %0,25’e indirdi; Japonya Merkez Bankası (BOJ) da varlık alımlarına ek olarak para politikasında verim eğrisini hedefleyerek ekonomisine desteğini sürdürdü.

İngiltere ve İtalya’daki referandumun sonucu piyasalar tarafından olumsuz karşılansa da piyasalardaki dalgalanma kısa süreli oldu.

2016 yılında Çin verilerindeki ılımlı seyirle birlikte ülkenin daha istikrarlı bir büyüme patikasında seyir izlemesi, küresel piyasaların Çin verilerine hassasiyetini azalttı. OPEC üyesi ve üye olmayan ülkelerin 2008 yılından bu yana ilk defa, üretimin sınırlandırılması anlaşmasına varması petrol fiyatlarının %52 oranında yükselmesini sağladı. Yükselen petrol fiyatlarının yansıması olarak başta Brezilya ve Rusya olmak üzere geliri petrole bağımlı gelişmekte olan ülkeler emsallerinden pozitif ayrışarak yılı sonlandırdı. Bununla birlikte yılın üçüncü çeyreğinde gelişmekte olan ülkelere yönelik önemli sermaye girişleri yerini, Trump’ın seçilmesinin ardından sermaye çıkışlarına bıraktı. Önümüzdeki süreçte emtia fiyatlarındaki gelişmeler özellikle emtia ihracatçısı ülkelerin performansında etkili olmayı sürdürürken; Fed’in ve yeni ABD yönetiminin kararları gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye akımlarında belirleyici olacaktır.

2017 yılının ilk yarısında yoğunlaşan belirsizliklerin arka planda kalmasıyla birlikte teşvik edici maliye politikalarının sürdürülmesi ve makro ihtiyati tedbirlerin gevşetilmesiyle iktisadi faaliyete 2016 yılına göre belirgin iyileşme olacağı tahmin edilmektedir.

Türkiye ekonomisi, küresel piyasalarda yaşanan oynaklık, jeopolitik gelişmeler ve kredi derecelendirme kuruluşlarının kararları ile birlikte geride bıraktığımız senede dalgalı bir seyir izledi. TL, ülke risk primindeki artışla birlikte benzer grupta yer alan gelişmekte olan ülkelerin para birimlerine nazaran daha fazla değer kaybetmesine rağmen ekonomimizin başta güçlü kamu maliyesi olmak üzere iktisadi temellerinin sağlam olmasıyla birlikte dalgalanmaların etkisi kalıcı olmadı.

%8,5DÖVİZ KURUNUN BİRİKİMLİ HAREKETLERİ VE ENERJİ FİYATLARINDAKİ SEYİR 2016 YILINDA ENFLASYONUN TCMB’NİN ENFLASYON TAHMİNİ OLAN %7,5’İN ÜZERİNDE KALMASINA VE %8,5 DÜZEYİNDE GERÇEKLEŞMESİNE NEDEN OLDU.

Yurtiçi ve küresel gelişmelerin etkisiyle yılın üçüncü çeyreğinde daralan ekonomiye karşın alınan destekleyici teşvik ve tedbirlerin katkısıyla açıklanacak dördüncü çeyrek verilerinde ekonominin ılımlı bir şekilde toparlanması beklenmektedir. 2017 yılının ilk yarısında yoğunlaşan belirsizliklerin arka planda kalmasıyla birlikte teşvik edici maliye politikalarının sürdürülmesi ve makro ihtiyati tedbirlerin gevşetilmesiyle iktisadi faaliyete 2016 yılına göre belirgin iyileşme olacağı tahmin edilmektedir.

Döviz kurunun birikimli hareketleri ve enerji fiyatlarındaki seyir 2016 yılında enflasyonun TCMB’nin enflasyon tahmini olan %7,5’in üzerinde kalmasına ve %8,5 düzeyinde gerçekleşmesine neden oldu. 2017 yılının ilk yarısında enflasyonun bir miktar daha yükselmesi ardından toplam talep gelişmeleri ve petrol fiyatlarının yönüne bağlı olarak Merkez Bankası tahminine yakınsaması muhtemeldir.

Ziraat Bankası, önümüzdeki dönemde verimlilik odaklı ve kredi ağırlıklı olarak istikrarlı büyümesine devam edecektir.

Cari işlemler açığı turizm sektöründeki daralmaya ve petrol fiyatlarındaki yükselmeye rağmen ithalatın ihracata nazaran daha çok düşüş göstermesiyle 2015 yılına göre bozulma göstermeyerek yatay seviyede kaldı. Rusya’yla ilişkilerin normale dönmesinin hem ihracat hem de turizm tarafına olumlu yansıması ve Avrupa Birliği ülkelerinin talebindeki artışın başta otomotiv sektörü olmak üzere toplam ihracat üzerindeki olumlu etkisinin devam etmesi beklenmektedir. Önümüzdeki süreçte petrol fiyatlarındaki seyir cari açık üzerinde belirleyici olacak faktörlerin başında gelmektedir.

250MERKEZ BANKASI, MART-EYLÜL DÖNEMİNDE GERÇEKLEŞTİRDİĞİ TOPLAMDA 250 BAZ PUANLIK FAİZ İNDİRİMİ VE ZORUNLU KARŞILIK ADIMLARIYLA BİRLİKTE 2016 YILINDA EKONOMİYE DESTEK OLDU.

Merkez Bankası, Mart-Eylül döneminde gerçekleştirdiği toplamda 250 baz puanlık faiz indirimi ve zorunlu karşılık adımlarıyla birlikte 2016 yılında ekonomiye destek oldu. Son dönemde gerek yurtiçi gelişmeler gerekse küresel gelişmelerin etkisiyle Merkez Bankası sadeleşme adımlarına ara vermiş ve TL’yi desteklemek için para politikasını daha sıkılaştırıcı yönde kullanmıştır. 

Yaşanan tüm dalgalanmalara karşın bankacılık sektörünün 2016 yılını olumlu şekilde sonuçlandırdığı görülmektedir. Sektörün lider bankası olan Ziraat Bankası, geçmiş yıllarda olduğu gibi sektörden daha hızlı bir kredi büyümesi gerçekleştirerek hem reel sektörün hem de bireylerin finansman ihtiyaçlarını en uygun şekilde karşılamayı sürdürdü. Ziraat Bankası, önümüzdeki dönemde verimlilik odaklı ve kredi ağırlıklı olarak istikrarlı büyümesine devam edecektir.

Şahsım ve Ziraat Bankası Yönetim Kurulu adına 2016 yılı performansının üretilmesine katkısı olan müşterilerimize, muhabirlerimize, iş ortaklarımıza, çalışanlarımıza ve diğer tüm paydaşlarımıza teşekkür ederim.

Muharrem Karslı
Yönetim Kurulu Başkanı